November 21, 2024

Günün kelimesi

Locked Ne Demek

Lock away: kilitleyip locked ne demek kaldırmak. Lockage: i. Kanal havuzundan geçme. We locked arms and stepped out into the night. The application must first acquire a lock on a file or a portion of a file before reading data and modifying it.

Windows 11 Pin Kaldırma

Evden ayrılmadan önce kapının kilitli olduğunu görün. - See that the door is locked before you leave.

Taraftarium24 Fenerbahçe Beşiktaş

Lock locked ne demek frame: kilit sasisi. Lock on: hedefe kilitlenmek, takılmak, üstüne düşmek, radarla takip etmek. Birisi içeri girmeye çalışır diye kapıyı kilitledim.

Bahsine Mobil Uygulama

Bahsine mobil uygulama

Tom kapıyı kapattı ve kilitledi. - Tom shut the door and locked it. 20 dilde online locked ne demek sözlük. 20 milyondan fazla sözcük ve anlamı üç farklı aksanda dinleme seçeneği. Lock washer: tirtirli pul. Bu kapıyı kilitlemek zorundayım. - I have to lock this door.

1999-2023 Sesli Sözlük. Locker room: i. Soyunma odası. Tom kapıyı kilitli buldu. - Tom found the door locked. Brian thinks she's a lock to get a scholarship somewhere. Evden ayrılmadan önce kapının kilitli olduğunu görün. - See that the locked ne demek door is locked before you leave. İsim olarak kullanıldığında; "kilit, boyunduruk, kanal havuzu, bukle, lüle, kıvırcık sakal" anlamına gelmektedir.

Lock out: içeri sokmamak, dışarıda bırakmak, lokavt yapmak, toplu olarak işten çıkarmak. Odana gitmeni ve kapıyı kilitlenmeni istiyorum. - I want you to go to your room and lock the locked ne demek door. Locker: i. Malzeme dolabı, kilitli dolap, kilitleyen kimse.

Betadonis Online Oyunlar

Betadonis online oyunlar

Lock chamber: locked ne demek oda kilidi. Lock stitch: i. Mekik dikişi. A pop and lock routine. Evden ayrılmadan önce kapının kilitli olduğunu görün.

Resimler

Resimler

Even though he had not yet done so, Jack felt he locked ne demek had a lock on the game. Locked oscillator detector: kilitli osilatörlü detektör.

Lock up: kilitlemek, kilit altında saklamak, hapsetmek, bloke etmek, bağlamak (para). Tom kapıyı kilitli buldu. - Tom found the door locked. Kapıyı kilitlemek istedim ama anahtarı kaybettim. - I wanted to lock the door, but I'd lost the key.

Lock in: üzerine kapıyı kilitlemek, içeri kilitlemek.

29 Mayıs Okullar Tatil Mi 2023

29 mayıs okullar tatil mi 2023

20 dilde online sözlük. 20 milyondan fazla sözcük ve anlamı üç farklı aksanda dinleme seçeneği. Gerçekten mi? Ben gitmeden önce onu kilitlemiştim. - Really? I had locked it up before I went out. Lock nut: kilitleme somunu.

İngilizce bir kelime olan "lock" Türkçe'de;. locked ne demek Lock gate: kanal havuzu kapağı. The locked-in syndrome is a medical condition in which, though both level and content of consciousness may be fairly normal, the patient is so severely paralyzed it may appear on superficial examination that he or she has diminished consciousness.

Gerçekten mi? Ben gitmeden önce onu kilitlemiştim. - Really? I had locked it up before I went out. Fiil olarak kullanıldığında; "kilitlemek, birbirine geçirmek, durdurmak, bloke etmek, locked ne demek kanal havuzuna sokmak, bağlamak (para), birbirine geçmek, takılmak",.

Türkçe Nasıl Söylenir